
Reaksiyon Enzim Kinetiği Sırası
Reaksiyon Enzim Kinetiğinin Sıfır Derecesi
Bu makale Sıfır dereceli reaksiyon enzim kinetiği ve Michaelis-Menten modeli hakkında bilgi edinecek. Ek olarak, Hız belirleme adımı ve Spesifiklik sabiti hakkında bilgi edineceksiniz. Bu makale, reaksiyon enzim kinetiği hakkında en yaygın soruların bazılarına cevap vermelidir. Ardından, bu bilgiyi enzim tabanlı deneyler tasarlamak için kullanabileceksiniz. Herhangi bir sorunuz varsa, lütfen benimle iletişime geçmekten çekinmeyin.
Sıfır dereceli reaksiyon enzim kinetiği
Enzim kinetiğinde, Z oluşum hızı, B tüketim hızının iki katıdır. Normalde, A tüketim oranı bire birdir ve v alt simgesi atlanabilir. Ancak bu, enzim katalizli reaksiyonların çoğunda olmaz. Bu nedenle, bir reaksiyonun sıfır mertebesine sahip olması yaygın değildir. Bununla birlikte, oranın bu seviyeye ne zaman ulaştığını ve verimliliği artırmak için nasıl manipüle edilebileceğini bilmek önemlidir.
Michaelis-Menten modeli, çoğu tek substratlı enzim kinetiğinin temelidir. Michaelis-Menten denklemi, enzimin ara madde veya ürün inhibisyonu veya işbirliğine sahip olmadığını varsayar. Sıfır dereceli reaksiyonlar fenomenine neden olan şey budur. Bu nedenle, hız belirleyici enzimatik adım, substratın ayrışmasından çok daha yavaştır.
Sıfır dereceli reaksiyonlar Sıfır
dereceli reaksiyonlarda, hız zamanla sabittir. Enzim tüm substratını tükettiğinde, aktif bölgeleri doymuş olur ve ürünün konsantrasyonu hız sınırlayıcı hale gelir. Bu reaksiyon genellikle A ve B arasındadır ve sıfır dereceli kısım B ile C arasındadır. Bir reaksiyonun sıfır dereceli olup olmadığını test etmek için, substrat ve ürün konsantrasyonlarına ilişkin birkaç ölçüm yapmanız gerekir. İlk substrat konsantrasyonu büyük olasılıkla sıfır dereceli olacaktır.
Bu kavram, vücudumuzdaki enzimlerin mekanizmasını anlamak için esastır. Bir enzimin aktivite hızı, asimptotik olarak maksimum hıza yaklaşan hiperbolik bir eğri olarak tanımlanır. Reaksiyonlar belirli bir süre bu duruma gelebilse de, her koşulda sıfır dereceli bir reaksiyon elde etmek imkansızdır. Bu durum doğada nadiren görülür. Enzim aktivitesi çoğu durumda sıfır dereceli davranış sergilemez, bu nedenle sıfır dereceli reaksiyon sadece işlevsel bir yaklaşımdır.
Michaelis-Menten denklemi, reaksiyon hızını konsantrasyonla tanımlar. Bir ilaç enzim aktivitesi ile doygun hale geldiğinde reaksiyon hızı %100 olacaktır. Aynı zamanda, ilaç doygunluğa ulaştığında temizleme oranı sıfır dereceli olacaktır. En yüksek oran Vmax, en düşük oran ise Km olarak adlandırılır. Bu üç enzimin bazı temel farklılıkları vardır ve ilgili özellikleri, nasıl çalıştıklarını anlamak için kritik öneme sahiptir.
Michaelis-Menten modeli
Enzim kinetiğinin Michaelis-Menten modeli, bir substrat katalizli reaksiyonun hızını tanımlayan genelleştirilmiş bir denklemdir. Model, adını Almanya’da çalışan iki bilim adamı Leonor Michaelis ve Maud Menten’den almıştır. Michaelis-Menten sabiti (Km), substrat konsantrasyonu ile enzim hızı arasındaki ilişkiyi tanımlar. Ayrıca substratın miktarının ve kalitesinin sabit olduğunu varsayar.
Michaelis-Menten denklemi ayrıca belirli bir konsantrasyonda bir enzimin maksimum hızını temsil eden bir denge sabiti (Km) kullanır. Ayrıca enzimin aktif olduğu maksimum hızın %50’si kadar bir konsantrasyon (Km) kullanır. Michaelis-Menten denklemi, substrat konsantrasyonunun bir fonksiyonu olarak çeşitli konsantrasyonlarda reaksiyon hızını tahmin eder. Ek olarak, her bir kinetik parametrenin önemini grafiksel olarak gösterir.
Michaelis-Menten enzim kinetiği modeli, bir enzimin konsantrasyonu ile reaksiyon hızı arasındaki ilişkiyi tanımlar. Enzimin konsantrasyonu reaksiyon hızını belirler, ancak tüm enzimler Michaelis-Menten modelini takip etmez. Bir enzimin konsantrasyonu, substratın pH’ı gibi, hızında bir faktördür. Enzim konsantrasyonunu ölçmenin basit bir yolu, enzim ve substratın birleşme derecesini ölçen KM değerini kullanmaktır.
Mikrokinetik Michaelis-Menten enzim
modeli Enzim metabolizmasının mikrokinetik Michaelis-Menten modeli, bir reaksiyon sırasında bir enzimin dinamikleri hakkında faydalı bilgiler sağlayabilir. Bu model, enzim ile substrat ve çözücüsü arasındaki etkileşimleri ayırır. Daha sonra enzim katalizli reaksiyonların kinetik parametrelerini tahmin etmek için deneysel ilerleme eğrilerini kullanır. Bu model, bilim adamlarının enzimleri fizyolojik olarak ilgili mezoskopik konsantrasyonlarda anlamalarına yardımcı olabilir.
Michaelis-Menten enzim metabolizması modeli, 100 yıllık sorunlara mükemmel bir alternatif sunar. Bu model grafik görselleştirme, veri analizi ve dönüştürmede kullanılabilir. Böylece 21. yüzyılda biyokimya eğitiminin vazgeçilmez bir parçası haline gelebilir. Bu yöntem aynı zamanda birden fazla substrat içeren karmaşık sistemlere de uygulanabilir. Bir Michaelis-Menten modeli kavramı, inhibitörleri incelerken de önemlidir.
Spesifiklik sabiti
Katalitik sabitin önemli bir tanımı, bir enzimin belirli bir substrat ile reaksiyon hızını tanımlayan Spesifiklik sabitidir. Spesifiklik sabitleri, kat/Km birimleriyle ölçülür. Daha yüksek bir kcat/Km oranı, bir enzim için en iyi substratı tanımlar. Bir bimoleküler reaksiyonun difüzyon sınırlayıcı oranı 108 ila 109 M-1 s-1’dir.
Reaksiyon hızı, kat/Km ve substrat konsantrasyonunun ürünü olarak verilir. cat/Km değeri 108 ila 109 M s-1 civarında olan enzimler “mükemmel” katalizörlerdir. Örneğin, glikolitik yoldaki triosefosfat izomeraz enzimi, mükemmel katalitik performans sergiler. Bununla birlikte, çoğu enzim EC 5.3.1.1’den daha düşük Spesifiklik sabitlerine sahiptir.
Michaelis sabiti aynı zamanda bir enzimin konsantrasyonu olarak da bilinir. Enzim kinetiğinde mol L-1 veya mol M olarak ifade edilir. İki değişken genellikle aynıdır. Yine de bu terimler Michaelis-Menten kinetiği ile karıştırılmamalıdır. Koff/kcat, enzim kinetiğini ve bunların enzim aktivitesi üzerindeki etkilerini tanımlamanın genel bir yoludur.
Reaksiyon enzim kinematiğinin
sırası Reaksiyon enzim kinematiğinin sırasına göre Spesifiklik sabiti, bir enzimin belirli bir reaksiyonu gerçekleştirme hızını ölçer. Enzim herhangi bir zamanda iki durumda bulunabilir: serbest form E ve birleşik form ES. Bu iki durumun etkileşime girme hızı, özgüllük sabitleriyle orantılıdır ve daha yüksek tepe, hız sınırlayıcı adımı tanımlar.
Bir enzimin özgüllük sabitleri, onun rakip moleküller ve substratlar arasında ayrım yapma yeteneğini belirler. Enzimin bağlanma enerjisi, iki benzer molekül arasında ayrım yapma yeteneğini tanımlar. Bir enzime özgü olması için, reaksiyona girdiği substratı tamamlaması gerekir. Reaksiyon enzim kinetiği sıralamasında Spesifiklik sabiti yüksek olmalı ve 100-200 M-1 aralığında olmalıdır.
Bir enzimin katalitik etkileri, reaktanlarla etkileşimlerine dayanır ve substrat için kimyasal bağlam ve ürünlere düşük enerjili bir yol olarak hizmet eden bir kompleks oluşturur. Bu özellikler, enzimin iki farklı fakat birbiriyle ilişkili kısmı tarafından sağlanır: katalitik fonksiyonel gruplar ve kovalent olmayan etkileşimler. İlki aktivasyon bariyerini düşürür ve ikincisi geçiş durumu enerjisini azaltır. Bu bağlanma enerjisi, enzimin aynı yapısal tipteki substratlar arasında ayrım yapmasına izin verir.
Hız belirleyen adım
Kimyasal reaksiyonlarda hız belirleyen adım, reaksiyonun hızını belirler. Bu adım, tüm mekanizmadaki en yavaş olanıdır ve genel reaksiyon hızını belirler. Reaksiyon hızını bulmak için, ürün ve substratın konsantrasyonu aynı olmalıdır. Bu konsantrasyonlar eşit değilse, reaksiyonun hız belirleyici adımı sıfır olacaktır. Hız belirleme aşaması, reaksiyonun hızlı mı yoksa yavaş mı olduğunu belirlediği için enzim kinetiğinde en önemli adımdır.
Bir enzimin hız belirleme basamağı, aktivitesi ve ürettiği ürün miktarı ile belirlenir. Enzimler genellikle substratları aktif bölgeye bağlanarak ve onları ürünlere dönüştürerek manipüle eder. Bazen enzimler birden fazla substratı ayırır ve aynı anda birçok ürünü serbest bırakır. Bu işlemin bir örneği, nükleotitleri DNA’ya bağlayan DNA polimerazdır. Bir enzimin toplam hızı, kimyasal bir reaksiyon veya konformasyonel bir değişiklik olabilen hız belirleme adımına bağlıdır.
Üç temel hız sabiti Üç temel hız sabiti
arasında k3 en yavaş olanıdır. Genellikle k2’den iki ila dört kat daha yavaştır ve sıklıkla bir aralık içinde değişir. DYNAFIT’ten hesaplanan hız sabitleri, sırasıyla k2 ve k3’ün ilk tahminlerinden daha yüksektir. Bu şekilde, temel hız sabitleri, bir enzimin mekanizmasının doğru bilgisinin temelidir.
Hız belirleme adımını etkileyen diğer bir faktör, substratın konsantrasyonudur. Bu durumda, serbest ligand konsantrasyonu, toplam substrat konsantrasyonuna yakındır. Bu gibi durumlarda, serbest ligand yaklaşımı geçerlidir, ancak daha yüksek afiniteli substratlardaki hızı hesaplamak için ikinci dereceden bir denklem gerekir. Bu hesaplama, basit bir doğrusal denklemden daha karmaşıktır, ancak enzim kinetiğinin daha doğru bir resmini verir.
Enzim kinetiğindeki hız belirleme adımı, bir enzimin bir substratı ne kadar hızlı bir şekilde bir ürüne dönüştürebileceğini belirleyen son adımdır. Bir kimyasal reaksiyon, bir substrattan bir ürüne dönüşümü tamamlamak için bir dizi kimyasal adım gerektirir. Tüm bu adımları göz önünde bulundurarak, enzim kinetiği, bir enzimin kimyasal mekanizmasını anlamada hayati önem taşır. Tüm reaksiyon adımları doğru bir şekilde anlaşılmadıkça, çoğu durumda oranı tahmin etmek imkansızdır.

