
Turpgiller ve Kırmızı Üzüm Neden Kanseri Önleyebilir?
Turpgiller ve Kırmızı Üzüm Neden Kanseri Önleyebilir?
Turpgillerden sebzeler, kanser diyetini önlemede yaygın olarak kullanılmaktadır. Turpgil sebzelerdeki önemli bileşen I3C olarak adlandırılır. I3C midede diindolilmetana (DIM) asit katalizlenir. DIM’in turpgil sebzelerin I3C’sinde aktif faydalı bileşen olduğuna inanılmaktadır.
Hem I3C hem de DIM, potansiyel kanserojenleri metabolize etmek için biyokimyasal yolları indükler. I3C’nin meme kanseri, prostat kanseri, endometriyal kanser, kolon kanseri ve lösemi dahil olmak üzere çok sayıda kanser türünün çoğalmasını azalttığı gösterilmiştir.
Hayvan çalışmaları, uzun süreli I3C uygulamasının spontan meme tümörü gelişimini yüzde 50 ve endometrial tümörleri yüzde 24 oranında azalttığını göstermiştir. Ek olarak, hayvan modelleri, bilinen bir kanserojene maruz kalmadan önce I3C takviyesinin göğüs tümörlerinin gelişimini yüzde 70-90 oranında azalttığını göstermektedir.
İnsan göğüs kanseri hücre hatları üzerinde yapılan araştırmalar, DIM’in hem östrojene bağımlı hem de östrojenden bağımsız kanser hücrelerinin büyümesini yaklaşık yüzde 60 oranında engellediğini göstermektedir.
Bu çalışma aynı zamanda DIM’in bu hücrelerdeki östrojen reseptörlerine bağlanarak kötü östrojen olan estradiolün östrojen reseptörü ile bağlanmasını engellediğini de göstermiştir.
Diğer kanıtlar, I3C’nin hem kanser hücrelerine giden kan akışının büyümesini hem de kanserli hücrelerin yerel olarak yayılmasını azalttığını ve karaciğeri kanserojenlerden koruduğunu göstermektedir.
DİM’in bir başka ilginç özelliği de anti-androjenik aktivite sergilemesidir. Araştırmalar, DIM’in dihidrotestosteronu (DHT) androjene bağımlı insan prostat kanseri hücrelerinde androjen reseptörlerine bağlanmasını önleyerek DNA sentezinin indüklenmesini azalttığını göstermektedir.
DIM ayrıca prostat spesifik antijen (PSA) düzeylerini de azaltmıştır. Bu protein sıklıkla prostat kanseri riskini değerlendirmek için ölçülür.
Ek araştırmalar, DIM’in birkaç geni düzenlemenin yanı sıra prostat kanseri hücrelerinde hücre döngüsü durmasını ve apoptozu indüklediğini göstermiştir.
Resveratrol, kırmızı üzüm kabuklarında, yemişlerde ve yer fıstığında yüksek konsantrasyonlarda bulunan doğal bir polifenoldür. Kırmızı şarapta ve kırmızı üzüm suyunda yüksek konsantrasyonda bulunur.
Resveratrol, antioksidan, antienflamatuar, antikanser ve yaşlanma karşıtı özellikleri nedeniyle geniş çapta çalışılmaktadır. Resveratrol ile yapılan çalışmalar, bu polifenolün meme kanseri hücrelerinde aromataz aktivitesini inhibe ettiğini göstermektedir; bu, aromatazın meme kanseri dokusunda çevredeki sağlıklı dokudan daha yüksek bir seviyede ifade edildiği düşünüldüğünde özellikle önemli bir gerçektir.
Aslında resveratrol, östrojenin testosterondan dönüşümünü engeller ve aromataz enziminin sentezini azaltır, böylece meme kanserinden endişe duyan bireylerin sağlığını destekleyebileceğini gösterir.
Araştırma ayrıca kırmızı şarap özlerinin aromatazın neden olduğu artan doku boyutunu ve meme dokusundaki diğer neoplastik değişiklikleri tersine çevirdiğini gösteriyor.
Sonuç olarak resveratrol, tümörün başlamasını, ilerlemesini ve ilerlemesini azaltır ve birçok kanser hücresi tipinde apoptozu indükler.
Bu, daha fazla şarap içmemiz gerektiği anlamına gelmez çünkü alkol aynı zamanda aromataz aktivitesini artırabilir ve karaciğer ve beyin fonksiyonlarına zarar verebilir. Kırmızı üzüm yemek, şarap içmekten çok daha iyi bir seçimdir.
Turpgil sebzelerde çok miktarda lif bulunur. Değerli besinleri emmek için iyi bir sindirim sistemine ihtiyacımız var. Akupunktur, sindirim sisteminin işlevini iyileştirmeye yardımcı olabilir, böylece bu sebzeleri daha verimli bir şekilde sindirebiliriz.
Ayrıca o sebzeleri ne kadar yiyebileceğimizi de görmemiz gerekiyor, çok fazla iyi olan şey vücuda iyi gelmeyebilir. Pişmiş turpgil sebzelerin sindirimi çiğ olanlara göre çok daha kolaydır.

